Bazi mahluklar, pek sever dedikodu yapmasini. Yasayamaz dedikodu olmadan, baskalarinin hayatlarindadir gozleri hep. Sanki agizlarinda zehir olmustur o dedikodular. Oyle pis kokar ki dedikodu mereti. Yilandir âdeta. Mutlaka gelir sokar seni. En zayif anini kollar sinsice. Zalim penceleriyle yakalayiverir ellerini.
Dedikodu, bir kez cikiyor ya sahibinin agzindan. Özgurlugune kavusup ayri bir birey oluyor o dedikodu. Vucudu yumrularla dolu. Simsiyah, cirkin bu sureti var. Her bir zerresinden zift damliyor. Her adiminda uzaklasiyor sahibinden. Ve agir adimlarla ilerliyor kurbanina dogru. Kurbani hic bi seyden habersiz, mutluyken, savunmasiz ve zayifken; dedikodu, o buyuk, heybetli ve cirkin dev, siyah kocaman ellerini kurbaninin boynuna kenetliyor. Bunu yaparken de, sadist duygularini tatmin edercesine muthis bir zevk duyuyor. Kendini ozgurlugune kavusturan insan gorunumlu canliya minnet borcunu oduyor, hayatini ona borclu cunku. Kurban, kanlar icinde yerde debelenirken; dedikodu, o heybetli ve korkunc dev, gozlerinde muthis bir zafer piriltisiyla daha sonra tekrar gelmek uzere, arkasina bile bakmadan agir adimlarla uzaklasiyor. Kurban, yaralarini yalayip, sifa bulmus, tum kotu izler yok olmaya yuz tutmusken, dev tekrar onu yere sermek uzere geri gelecektir...
Agzindan yapiskan ziftler cikan, vucudu sert yumrularla kapli devi doguran insan bicimli yaratik ise hayatina normal bi sekilde devam edecektir. Ama karma, kurbanin acilar icinde kivrandigi gunleri unutmayacaktir. Ve bir gun, masumlarinin intikamini almak uzere karma, gelecektir. Kaplumbaga kadar yavastir lakin tam vaktinde yetisir.
Dedikodu, bir kez cikiyor ya sahibinin agzindan. Özgurlugune kavusup ayri bir birey oluyor o dedikodu. Vucudu yumrularla dolu. Simsiyah, cirkin bu sureti var. Her bir zerresinden zift damliyor. Her adiminda uzaklasiyor sahibinden. Ve agir adimlarla ilerliyor kurbanina dogru. Kurbani hic bi seyden habersiz, mutluyken, savunmasiz ve zayifken; dedikodu, o buyuk, heybetli ve cirkin dev, siyah kocaman ellerini kurbaninin boynuna kenetliyor. Bunu yaparken de, sadist duygularini tatmin edercesine muthis bir zevk duyuyor. Kendini ozgurlugune kavusturan insan gorunumlu canliya minnet borcunu oduyor, hayatini ona borclu cunku. Kurban, kanlar icinde yerde debelenirken; dedikodu, o heybetli ve korkunc dev, gozlerinde muthis bir zafer piriltisiyla daha sonra tekrar gelmek uzere, arkasina bile bakmadan agir adimlarla uzaklasiyor. Kurban, yaralarini yalayip, sifa bulmus, tum kotu izler yok olmaya yuz tutmusken, dev tekrar onu yere sermek uzere geri gelecektir...
Agzindan yapiskan ziftler cikan, vucudu sert yumrularla kapli devi doguran insan bicimli yaratik ise hayatina normal bi sekilde devam edecektir. Ama karma, kurbanin acilar icinde kivrandigi gunleri unutmayacaktir. Ve bir gun, masumlarinin intikamini almak uzere karma, gelecektir. Kaplumbaga kadar yavastir lakin tam vaktinde yetisir.
posted from Bloggeroid
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder