Cocuklugumdan beri "ders calis" emir/ricasini cokca duymama karsin, "kitap oku" bana cok yabancidir. Durtulmeye, desteklenmeye ihtiyac duymamistir kitap okuma arzum. Su icmek bi zorunluluk arzeder cunku bende. Eroinmanin eroine, obezin patates kizartmasina, kadinlarin ozel gunlerinde nutellaya duydugu aski kitaplara duydum. Kucuklugumden beri babami kitabevlerine goturur, begendiklerimi secer alirim. Artik teknolojinin aramiza sizdigi bu yillarda, okumam gereken kitaplari internetten bulup, ekran goruntulerini babama whatsapptan yolluyorum. Ama yine de kitabevinde saatlerimi harcayip o muhtesem kitap kokusunu icime cekmem gerek. Bu yuzden hic kitap almayacak olsam da vaktimin bi kismini ankarada evime yakin kitabevlerinde geciriyorum. Herkesin bi garip huyu olur. Benimki de bu.
Lakin son yillarda annemin "kizim nolur ankarada kitap okuma, tatile geldiginde okursun, ankarada ders calis" israrlari suruyor. Eh 5 yil icindeki universite basari grafigimi goz onune alirsak hic de haksiz sayilmaz. Kitaplara, deneyimlere fazlasiyla deger veriyorum. Yasanmislik, ister istemez cekiyor kendisine beni. İkinci el kitap tutkum da bununla iliskili muhtemelen.
Kitaplardan uzak kalmak benim icin pek mumkun gorunmese de annemin bu ricasina kismen riayet edecegime soz verdim.
Kitap okumayip napacakttm, hayatimda televizyona yer yok. Memlekete gidince izledigim bir iki magazin programi disinda:p Ne kurtlar vadisi, ne asiret dizileri geldi gecti. Hicbirini izlemedim. İzledigim tek Turk dizisi "Suskunlar"di. Her hafta buyuk bi ilgiyle ve salya sumuk izlerdim. Sahane bi diziydi. Ama elbette benim sansim ne zaman yaver gitmis dimi? Guzelim dizi erkenden bitti. Ben de kendimi Friends, Coupling, Himym'e verdim. Sanirim Turk dizilerindeki yapay aglamacilik ve bitmek bilmeyen bakisma seanslari beni deli ediyor. Cocuklugumdan beri sabirsiz biriyim. Bu yuzden film izlemek de iskence gibi gelir, 90 dakika dayanacak sabrim malesef yok.
Kitap okumak ise bambaska sey. Asla sıkıcı olmaz. Yazar, kelimeleri koyar ve gerisini hayal gucume birakir. Hayal gucunun hudutlari yok. Diledigim gibi tahayyul edebilirim kitapta olan biteni. Her kitabi begenmem ha. Cok secici ve gicigim kitaplar konusunda. İmla takintim var, imlasi bozuk olan kitaplari okumaya devam edemem. Bir kere yazi yazmaya, hatta kitap cikarip bunu meslek haline getirip para kazanmaya niyetli biri imladan yeterince anlamali. Aksi takdirde okuyucuya karsi buyuk bir saygisizlik addederim imla hatalarini. Baski-dizin hatasi olur o baska. Ama o kelime her gectiginde ayni sekilde hatali yaziyorsa, veya baglaclari ayirmayip cumle cinayetleri isliyorsa hic sansi yoktur kitabin. Acimam, birakirim yarida.
Hic cinayet romani ya da kurgu okumadim. İlkokulda okudugum iki Harry Potter kitabini saymazsak tabi. Yasanmislik seviyorum ben. Ya da yasanmislik yoksa da yogun olay örgüsünden cok, agir bi edebî diliyle tamamlamali eksik tarafini.
Bu somestr tatilinde babama liste yapmistim. Bulabildiklerini getirtmis. Bir de dersaneden cok sevdigim bi edebiyatci hocamdan bi oneri istemis. Hocam da Murat Mentes'in "Ruhi Mucerret"ini onermis. O kitabi kitapcilarda cokca gorup, lakayt kapagindan oturu icim isinmamis ve almamistim Ankarada. Kitabi buyuk bir zevkle okuyup bitirdigimde ise iki sebepten utandim; birincisi bu kapak onyargim. İkincisi ise Murat Mentes'i ilk kez bu kitapla taniyor olusum. Halbuki cok meshur ve degerli kitaplari varmis. Bir kitapsever olarak fazlasiyla utandim. Diger kitaplarini da en kisa zamanda hatmedicem.
Gelelim kitabin elestirisine;(dikkat spoiler icerir)
1)Oncelikle, ilk sayfalarda 100 yasinda bi adamin dilinden eglenceli bi kitap okuyacagimi dusunmustum. Evet, o kisimlar cok iyiydi ama sonra karmasik kurgulara agirlik vermesini sevmedim.
2)Murat Mentes fazlaya kacan aforizmalardan yararlanmis bu kitapta. Cok abartmasa daha iyiydi acikcasi. İlk basta zevkle okudum aforizmalari ama bi sure sonra ne demek istedigini cozmeye calismak zor geldi. Bi treshold level'imiz var di mi :D fazlasi zarar.
3)Kahramanlarin isimlerinin garip gureba olmasina bayildim. Masum Cici, Fujer Fuji :D Harika bi fikir bence.
4)Kurgu kitabin sonunda patlak verdi. Entrika ustasi Masum Cici'nin hayati, bu kadar basit bi ölümle noktalanmamaliydi.
5)Civan Kazanova'nin ikide bir "... diye bir sey olmasaydi, ben icad ederdim" demesi bayginlik vericiydi.
6)Lakin tum bu olumsuzluklara ragmen, sonuna kadar zevkle okuyup bitirdigim bir kitap oldu. Yazarin zekasi su goturmez. Keyifli bir kitap yazmis. Edebî ve agdali cumlelerle suslemis kitabi. Dozunda olsa tadindan yenmezmis ama her kitabi sevmeyen bana kendini sevdirdi. Yine de sirf Ruhi Mucerret'in ifadelerini okusam daha cok eglenirdim. Zira, 100 yasinda bi adamin neler dusunecegini hic hayal etmezdim. Bazi sozlerini kayit bile ettim. Tekrar tekrar okumak isterim.
Kurgu kitap sevmedigimden olsa gerek, kitabin kurgularini makasla bictim, kitabi benim icin okunur kilan tek sey, takindigi entellektuel ve edebî dildi. Okursaniz, pisman olmazsiniz. Lugatiniza yepyeni sozcuk hatta cumleler girebilir. 10 uzerinden 7 veriyorum. Murat Mentes adli edebî zekanin diger kitaplarini okumada sira. :)
Lakin son yillarda annemin "kizim nolur ankarada kitap okuma, tatile geldiginde okursun, ankarada ders calis" israrlari suruyor. Eh 5 yil icindeki universite basari grafigimi goz onune alirsak hic de haksiz sayilmaz. Kitaplara, deneyimlere fazlasiyla deger veriyorum. Yasanmislik, ister istemez cekiyor kendisine beni. İkinci el kitap tutkum da bununla iliskili muhtemelen.
Kitaplardan uzak kalmak benim icin pek mumkun gorunmese de annemin bu ricasina kismen riayet edecegime soz verdim.
Kitap okumayip napacakttm, hayatimda televizyona yer yok. Memlekete gidince izledigim bir iki magazin programi disinda:p Ne kurtlar vadisi, ne asiret dizileri geldi gecti. Hicbirini izlemedim. İzledigim tek Turk dizisi "Suskunlar"di. Her hafta buyuk bi ilgiyle ve salya sumuk izlerdim. Sahane bi diziydi. Ama elbette benim sansim ne zaman yaver gitmis dimi? Guzelim dizi erkenden bitti. Ben de kendimi Friends, Coupling, Himym'e verdim. Sanirim Turk dizilerindeki yapay aglamacilik ve bitmek bilmeyen bakisma seanslari beni deli ediyor. Cocuklugumdan beri sabirsiz biriyim. Bu yuzden film izlemek de iskence gibi gelir, 90 dakika dayanacak sabrim malesef yok.
Kitap okumak ise bambaska sey. Asla sıkıcı olmaz. Yazar, kelimeleri koyar ve gerisini hayal gucume birakir. Hayal gucunun hudutlari yok. Diledigim gibi tahayyul edebilirim kitapta olan biteni. Her kitabi begenmem ha. Cok secici ve gicigim kitaplar konusunda. İmla takintim var, imlasi bozuk olan kitaplari okumaya devam edemem. Bir kere yazi yazmaya, hatta kitap cikarip bunu meslek haline getirip para kazanmaya niyetli biri imladan yeterince anlamali. Aksi takdirde okuyucuya karsi buyuk bir saygisizlik addederim imla hatalarini. Baski-dizin hatasi olur o baska. Ama o kelime her gectiginde ayni sekilde hatali yaziyorsa, veya baglaclari ayirmayip cumle cinayetleri isliyorsa hic sansi yoktur kitabin. Acimam, birakirim yarida.
Hic cinayet romani ya da kurgu okumadim. İlkokulda okudugum iki Harry Potter kitabini saymazsak tabi. Yasanmislik seviyorum ben. Ya da yasanmislik yoksa da yogun olay örgüsünden cok, agir bi edebî diliyle tamamlamali eksik tarafini.
Bu somestr tatilinde babama liste yapmistim. Bulabildiklerini getirtmis. Bir de dersaneden cok sevdigim bi edebiyatci hocamdan bi oneri istemis. Hocam da Murat Mentes'in "Ruhi Mucerret"ini onermis. O kitabi kitapcilarda cokca gorup, lakayt kapagindan oturu icim isinmamis ve almamistim Ankarada. Kitabi buyuk bir zevkle okuyup bitirdigimde ise iki sebepten utandim; birincisi bu kapak onyargim. İkincisi ise Murat Mentes'i ilk kez bu kitapla taniyor olusum. Halbuki cok meshur ve degerli kitaplari varmis. Bir kitapsever olarak fazlasiyla utandim. Diger kitaplarini da en kisa zamanda hatmedicem.
Gelelim kitabin elestirisine;(dikkat spoiler icerir)
1)Oncelikle, ilk sayfalarda 100 yasinda bi adamin dilinden eglenceli bi kitap okuyacagimi dusunmustum. Evet, o kisimlar cok iyiydi ama sonra karmasik kurgulara agirlik vermesini sevmedim.
2)Murat Mentes fazlaya kacan aforizmalardan yararlanmis bu kitapta. Cok abartmasa daha iyiydi acikcasi. İlk basta zevkle okudum aforizmalari ama bi sure sonra ne demek istedigini cozmeye calismak zor geldi. Bi treshold level'imiz var di mi :D fazlasi zarar.
3)Kahramanlarin isimlerinin garip gureba olmasina bayildim. Masum Cici, Fujer Fuji :D Harika bi fikir bence.
4)Kurgu kitabin sonunda patlak verdi. Entrika ustasi Masum Cici'nin hayati, bu kadar basit bi ölümle noktalanmamaliydi.
5)Civan Kazanova'nin ikide bir "... diye bir sey olmasaydi, ben icad ederdim" demesi bayginlik vericiydi.
6)Lakin tum bu olumsuzluklara ragmen, sonuna kadar zevkle okuyup bitirdigim bir kitap oldu. Yazarin zekasi su goturmez. Keyifli bir kitap yazmis. Edebî ve agdali cumlelerle suslemis kitabi. Dozunda olsa tadindan yenmezmis ama her kitabi sevmeyen bana kendini sevdirdi. Yine de sirf Ruhi Mucerret'in ifadelerini okusam daha cok eglenirdim. Zira, 100 yasinda bi adamin neler dusunecegini hic hayal etmezdim. Bazi sozlerini kayit bile ettim. Tekrar tekrar okumak isterim.
Kurgu kitap sevmedigimden olsa gerek, kitabin kurgularini makasla bictim, kitabi benim icin okunur kilan tek sey, takindigi entellektuel ve edebî dildi. Okursaniz, pisman olmazsiniz. Lugatiniza yepyeni sozcuk hatta cumleler girebilir. 10 uzerinden 7 veriyorum. Murat Mentes adli edebî zekanin diger kitaplarini okumada sira. :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder